PARÇADA ANLAM – 6 (Anlatım Biçimleri ve Düşünceyi Geliştirme Yolları)
Test Özet
0 of 12 Sorular completed
Sorular:
Bilgi
Daha önce test değerini tamamladınız. Bu nedenle tekrar başlatamazsınız.
Test yükleniyor…
testbaşlatmak için oturum açmalı veya kaydolmalısınız.
Önce aşağıdakileri tamamlamanız gerekir:
Sonuçlar
Sonuçlar
0 of 12 Sorular answered correctly
Sizin zamanınız:
Zaman doldu
0 ile 0 puan (lar), (0) ulaştınız
Kazanılan Puan (lar): 0 of 0, (0)
0 Deneme Beklemede (Olası Nokta (lar): 0)
Kategoriler
- Kategorize edilmedi 0%
-
Testi tamamladınız. Cevapları kontrol ediniz…
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- 7
- 8
- 9
- 10
- 11
- 12
- Güncel
- İnceleme/Atla
- Cevaplandı
- Doğru
- Yanlış
-
Soru 1 of 12
1. Soru
Bir gece susamış ve su içmeye kalkmıştım. Babamın çalışma odasındaki ışığı görünce kendisine bir selam vereyim, dedim. Kapıyı tıklatıp odaya girdiğimde babamın, çalışma masasında uyuyakalmış olduğunu gördüm. Masada birçok kâğıt, babamın başının altında kalınca bir defter, kenarda çok çalışınca uyumamak için mutlaka içtiği kahvenin fincanı duruyordu.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?
-
Soru 2 of 12
2. Soru
Ormanlar doğamızın en önemli unsurlarıdır. 250 m genişliğindeki bir orman gürültüyü %50 azaltır. Ülkemiz orman bakımından oldukça zengindir. Ülkemizde 10.000’e yakın bitki türü vardır. Bunlardan 3.000’i yalnızca Türkiye’de yetişir.
Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarının hangisinden yararlanılmıştır?
-
Soru 3 of 12
3. Soru
Çevremizdeki sesleri, ışıkları, kokuları, sıcaklığı, esen rüzgârı vb. hep duyu organlarımızla algılarız. Ancak bazen duyu organlarımız doğru çalışsa, işlevini tam yerine getirse bile onlardan beyne gönderilen iletiler beyinde yanlış yorumlanabilir. O zaman algımızda bir hata oluşur. Bu tür algı hatalarına yanılsama denir. En şaşırtıcı ve etkileyici yanılsamalar görsel yanılsamalardır. Bu yanılsamalarda aslında göz nesneyi görür. Nesnenin gözde oluşan görüntüsü sinirlerle beyne iletilir. Ama beyin, gelen bu görüntüyü yorumlarken hata yapar. Genelde algımızdaki bu hatayı fark ederiz. Böyle bir görsel yanılsamayla karşılaştığımızda bir şeyin ters gittiğini anlarız ama ne olduğunu bilemeyiz. O nedenle ikinci bir kez ve daha dikkatli bakarız. Baktığımız şeyin ne olduğunu anlamaya çalışırız. Çoğunlukla bu ikinci ve daha dikkatli bakış nasıl bir yanılsamaya kapıldığımızı anlamamızı sağlar. Ne var ki bazen gördüğümüz şeyde bir yanlışlık olduğunu fark etmemize karşın öyle algılamayı sürdürebiliriz.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
-
Soru 4 of 12
4. Soru
Bazı hayvanların Dünya’nın manyetik alanını hissederek yönlerini bulabildiği düşünülüyor. Bu hayvanlar arasında yarasalar, güvercinler ve kaplumbağalar var. Fransa’da bulunan Rennes Üniversitesi’nde araştırmacı olan Dorothee Kremers ve çalışma arkadaşlarının, şişeburunlu yunusların da yönlerini bu şekilde bulabildiğini kanıtlayan çalışmaları var.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kullanılmıştır?
-
Soru 5 of 12
5. Soru
Bir albüm sayfasındaki eski bir siyah beyaz fotoğrafın anlattıklarını, hatırlattıklarını kelimelerle ifade etmek mümkün değildir. O fotoğrafla eski günlere gider, hatı- ralarınızı bir kez daha yaşarsınız. O görme anında hissettiklerinizi tarif etmede kelimeler aciz kalır. Albümün her sayfası ayrı bir zaman, ayrı bir mekân, ayrı bir duygu demektir. O albüm sayfalarında kâh hüzünlenir kâh neşelenirsiniz. Ne güzel demiş Sultan II. Abdülhamit Han: “Binlerce kelimenin ihtiva ettiği anlamı fotoğraf tek karede gösterir.”
Bu metinde aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır?
-
Soru 6 of 12
6. Soru
Hint Okyanusu kıyılarında Somali sahillerinde yetişen ejder-dragon ağacının görünüşü bildiğimiz ağaçlardan biraz farklı. Mantarı andıran şapka şeklindeki dallarının üzerinde kirpi gibi yeşil saçları olan bir ağaç… Ejderdragon ağaçlarını diğer ağaçlardan farklı yapan, kesildiği ya da gövdesinden bir sıyrık aldığı zaman akıttığı kırmızı renkli sıvıdır. Yapılan araştırmalarda kırmızı renkli bu sıvının demir içerdiği saptanmıştır. Yüksek bir antioksidan özelliğe sahip olan bu sıvının bir damlası üç elmadan daha fazla antioksidan içermektedir.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
-
Soru 7 of 12
7. Soru
Kapalı bir ilkbahar sabahı… Yerlerde, geceden kalmış gözyaşı tadında su birikintileri… Körfezde başı elleri arasında, gözleri yerde bir adam oturuyor. Gecenin soğuğundan kalma hafif bir rüzgâr şakaklarına, oradan ıslak yanaklarına doğru kıvrılıyor. Kan çanağı gözleri, Marmara’ya saplanan güneş ışıklarının etkisiyle yanmaya başlıyor.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?
-
Soru 8 of 12
8. Soru
Daniel Defoe’nun “Robinson Crusoe” isimli eseri ile İbn-i Tufeyl’in “Hay bin Yekzan” isimli eseri biri Doğu’da diğeri Batı’da yazılmış, aynı konuyu işleyen iki eser. Ancak bu iki eser yazıldıkları dönem ve kültürler itibarıyla farklıdır. “Hay bin Yekzan” isimli eserin başkahramanı Hay, yaşadığı çevreye değer verip kendisini o çevrenin bir parçası olarak görürken Robinson, kendisini o çevrenin efendisi olarak görür. Hay, kendisine yetecek kadar ile yetinirken Robinson’un doymak bilmez bir açlığı vardır. Hay, adaya gelen Absal ile arkadaş olurken Robinson, adada kurtardığı insanı hemen köle yapar.
Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır?
-
Soru 9 of 12
9. Soru
Yaz tatillerinde gidilebilecek güzel bir şehir Muğla. Muğla’nın ziyaretçilerine sunduğu eğlence imkânları saymakla bitmiyor. Sporseverler neredeyse her türlü doğa sporunu yapabiliyor burada. Dalış, rafting, yürü- yüş, bisiklet, tırmanma, yüzme ve paraşüt etkinlikleri için gelinecek en güzel yerlerden biri burası. İnsanları bu şehre çeken başka bir şey de etkinlikler. Datça Oyuncak ve Çocuk Şenliği, tekne fuarları, kültür şenlikleri, müzik festivalleri bu etkinliklerden bazıları.
Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarının hangisinden yararlanılmıştır?
-
Soru 10 of 12
10. Soru
“Orta oyunu, tiyatro değildir. Yalnızca güldürür. Oysa tiyatro kimi zaman ağlatır, kimi zaman güldürür.” diyen bilgisizlere acınıp geçilir. Sanatı mutlu bir azınlığın tekelinde zanneden bu yarı aydınlar takımı halk şiiri, halk edebiyatı, halk tiyatrosu lafından huylanır olmuş. Öykünün meddahtan, romanın Dede Korkut’tan, şiirin Karacaoğlan’dan yararlanılarak çağdaş bir öze ve tekniğe ulaşması gereğinden her söz ettiğimizde bunların başından aşağı kaynar sular dökülür.
Bu parçada aşağıdaki anlatım biçimlerinden hangisi ağır basmaktadır?
-
Soru 11 of 12
11. Soru
Mustafa, gece yarısından sonra karanlığın içinde yürü- meye başladı. Düşe kalka Hacı Hüseyin’in evine geldi. Durdu. Etrafı dinledi. Ses seda yoktu. Çite tırmandı. Akar gibi avluya indi. Tekrar etrafı dinledi. Bir şey duymadı. Yürüdü. Ahıra doğru gitti. Kapı aralıktı. İtti, içeri girdi. Yine karanlığı dinledi. Cebinden çıkardığı kibriti çaktı. Köşede bir eşek vardı. Tıpkı bir mermer parçası gibi bembeyaz duruyordu. Yularının bağı kördüğüm olmuştu. Elleriyle, dişleriyle uğraşarak yuları çözdü. Yavaş yavaş soğukkanlılıkla kapıdan çıkarken boğazı- na boğucu bir şey sarıldı. Bir gürültü koptu.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
-
Soru 12 of 12
12. Soru
Dikkatle baktığımızda kelebeklerin bir kanadındaki desenin diğer kanattakiyle aynı olduğunu fark ederiz. Kanatların hem şekli hem de içindeki desenler simetriktir. Aslında kuşlarda ya da başka canlılarda da simetrik tasarımlar görürüz. Ancak kelebeklerin kanatlarında, simetrik yapının en güzel örneklerinin sergilendiğini söyleyebiliriz.
Yazar, bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurmuştur?