PARÇADA ANLAM – 4 (Yardımcı Düşünce – Soru Cevap)
Bu Konudaki Diğer Testleri Çöz
Test Özet
0 of 12 Sorular completed
Sorular:
Bilgi
Daha önce test değerini tamamladınız. Bu nedenle tekrar başlatamazsınız.
Test yükleniyor…
testbaşlatmak için oturum açmalı veya kaydolmalısınız.
Önce aşağıdakileri tamamlamanız gerekir:
Sonuçlar
Sonuçlar
0 of 12 Sorular answered correctly
Sizin zamanınız:
Zaman doldu
0 ile 0 puan (lar), (0) ulaştınız
Kazanılan Puan (lar): 0 of 0, (0)
0 Deneme Beklemede (Olası Nokta (lar): 0)
Kategoriler
- Kategorize edilmedi 0%
-
Testi tamamladınız. Cevapları kontrol ediniz…
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- 7
- 8
- 9
- 10
- 11
- 12
- Güncel
- İnceleme/Atla
- Cevaplandı
- Doğru
- Yanlış
-
Soru 1 of 12
1. Soru
Galiba şiir için şekil daha önemli. Çünkü eskiden anlatılmış bir konuyu tekrar ele alabilir, yeni şekille bir daha söyleyebiliriz. Yenilikten kastettiğimiz şey söyleyişte farklılık oluşturmaksa kesinlikle şiirin şekliyle ilgili deği- şiklik yapmak gerekir. Şiir dünyasında “Şu konu yenidir.” diyebileceğimiz kaç tane konu söyleyebiliriz ki?
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiştir?
-
Soru 2 of 12
2. Soru
Ahşap işçiliğinin önemli tekniklerinden biri olan “kündekâri” Anadolu’da Selçuklu devrinde ortaya çıkmış ve daha çok cami kapıları, minber, vaaz kürsüsü, dolap ve pencere kapakları, sanduka gibi ögelerde kullanılmıştır. “Kündekâri” sözcüğü dilimize Farsçadan geçmiştir. Asıl hâli “kendekâri” olan sözcük; heykeltı- raşlık, hakkâklık, kalemkârlık gibi plastik sanatlarda kullanılan bir terimdir. Zamanla, ahşap sanatı ve dekoratif doğramacılık sanatı için kullanılır olmuş bu terim. Sabır ve ustalık gerektiren bu değerli sanatın en güzel ve en eski örnekleri Anadolu topraklarında bulunuyor.
Bu parçada “kündekâri sanatı” ile ilgili aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?
-
Soru 3 of 12
3. Soru
Yaşam, yeterince kısa olduğu ve bütün eserleri okuma imkânı bulunmadığı için öncelikle eleştiri süzgecinden geçmiş olan başyapıtları, şaheserleri okumak gerek. Şaheserlerin sayısı o kadar çoktur ki hepsini tanımamıza asla imkân olmayacaktır. Biz de yüzyılların yaptığı seçime güvenelim. Bir insan yanılabilir, bir kuşak yanılabilir ama insanlık yanılmaz. Bu görüşten, sanat kitaplarının seçiminde de bilim kitaplarının seçiminde de yararlanabiliriz.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiştir?
-
Soru 4 of 12
4. Soru
İki tür kitap okuma yöntemi vardır: Aktif ve pasif okuma. Aktif okuma, gereksiz şeyler ayıklanarak ve dikkatle yapılan, yorumlamaya dayalı, eleştirel bir okuma türü; pasif okuma ise hiç çaba harcanmadan yapılan, ne veriliyorsa hemen kabul edilen, okunanlar üzerinde düşünülmeyen, yorum yapılmayan okuma türüdür. Okuma sırasında aktiflik arttıkça okuma kalitesi artar. Pasif bir okuma, gerçek okuma olarak adlandırılamaz. Uyuklar hâldeki bir zihin, okuma yapamaz.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi aktif okuma yapan kişinin özelliklerinden biri değildir?
-
Soru 5 of 12
5. Soru
Bir sayfaya göz atmak, telefona yanıt vermek, aklı başka yerdeyken kitabı tekrar eline almak, sonra ertesi güne kadar bir yere bırakmak okumak değildir. Okuyucu, öncelikle okuduğu metne saygı duymalıdır. Okumasını güzel bir konserin ya da soylu bir törenin saygılı ve sessiz havasına büründürmelidir. Gerçek okuyucu, kendisine uzun, yalnızlık içinde akşamlar hazırlar; çok sevdiği bir yazara bir kış pazarının öğleden sonrasını ayırır mesela.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiş olabilir?
-
Soru 6 of 12
6. Soru
Doğu Edebiyatı’nın hikmetle dolu, ibret veren, güldü- ren ve ağlatan nadide eserlerinden biri de “Bostan”dır. Şirazlı Şeyh Sadi’ye ait bir eser “Bostan”. Esere “Edebname”, “Sadiname” de deniyor. Bizde, özellikle Osmanlı devrinde okullarda Farsça öğretimi vesilesiyle okutulan kitapların başlıcalarındandı. Dolayısıyla birçok tercüme ve açıklaması bulunuyor “Bostan”ın.
Bu metinde “Bostan” adlı eserle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
-
Soru 7 of 12
7. Soru
İnebolu kayıkçıları Kurtuluş Savaşı döneminde ola- ğanüstü kahramanlık göstermişler, ihtiyaç duyulan malzemeleri İnebolu’nun meşhur “denk kayıkları” ile Anadolu’ya naklederek tarihimizdeki yerlerini almış- lardır. Kahraman kayıkçılara, gösterdikleri özverili gayretleri sonucunda “İstiklal Madalyası” verilmiştir. İnebolu’nun “denk kayığı” binbir emekle, özel tekniklerle yapılırdı. O dönemde kullanılan kayıklardan bazıları- nı İnebolu’da bulunan müzelerde görebilirsiniz.
Bu parçaya göre İnebolu kayıkçılarına İstiklal Madalyası niçin verilmiştir?
-
Soru 8 of 12
8. Soru
Enerji, günlük yaşantımızda çok büyük bir yer tutar ve en önemli ihtiyaçlarımızdandır. Kullandığımız elektrikten, sürdüğümüz arabaya, seyrettiğimiz televizyondan, yediğimiz yemeğe kadar her şeyde enerji kullanımını görürüz. Bu önemli ihtiyacın bilinçsiz kullanılması hem kendimiz hem de gelecek nesiller için birçok olumsuzluğu beraberinde getirir. Enerjinin gereği kadar ve bilinçli olarak kullanılmasını sağlamak için her yıl 11-18 Ocak tarihleri arasında “Enerji Tasarrufu Haftası” kutlanır.
Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?
-
Soru 9 of 12
9. Soru
Adım at ileri, geriye bakma,
Bir sağlam iş tut da elden bırakma,
Saçma sapan sözler hep delip takma
Allah’ın yardımı çalışanlara.
Âşık Veysel
Bu dörtlükten aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
-
Soru 10 of 12
10. Soru
Küçükken sorulan “Büyüdüğün zaman ne olacaksın?” sorusunu hiç sevmezdim. Sırf bu soruya verilecek bir cevabım olsun diye kendime hayalî bir hedef koymuş- tum: Doktor olmak. Sorana doktor olmak istediğimi söylüyordum. İlk zamanlar sorulara cevap olsun diye koyduğum bu hedef, ilerleyen zamanlarda ulaşmak istediğim gerçek bir hedefe dönüşmüştü. Bu hedefe nasıl ulaşılırdı? Galiba çok çalışmam gerekiyordu. İlkokulu birinci olarak bitirmiş, ortaokula başlamıştım. Bilgisayarla tanışmam da ortaokul yıllarında olmuştu. Benim için çok değişik bir aletti. Artık hedefim değiş- mişti, bilgisayar mühendisi olacaktım.
Bu parçada kendisini anlatan yazarla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
-
Soru 11 of 12
11. Soru
Havası bir başkadır İstanbul’un. Kokusunu bir başka çekmişimdir hayatım boyunca içime. Güzelliğini gözlerimle göremesem de ruhumla hissedebiliyorum. Her şeyiyle farklıdır İstanbul. “Yalnızlık” bile bir başka yaşanır İstanbul’da. Bir tek siz ve İstanbul görürsünüz baş ucunuzda bekleyen yalnızlığı. İstanbul, gözleri gören biri için çizilmiş en güzel resim olabilir belki ama bana göre yazılmış en güzel şiirdir. Umuda, aşka, özleme dair… Kimi zaman da en güzel şarkının nakaratıdır.
Bu parçadan yazarla ilgili aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
-
Soru 12 of 12
12. Soru
Türkçe, birçok dile nasip olmayan bir bahta sahip; günümüz tabiriyle bir “imparatorluk” dili. Osmanlı nasıl yetmiş iki milleti bir devlette birleştirerek bir ahenk oluşturmuşsa Türkçe de öyle bir uyumun ve mozaiğin eseri. İçerisinde üç beş değil belki beş on millete ait kelimeler var. Bu bir kusur mu? Hayır, asla bir kusur olamaz bu. Zira aynı şey, diğer büyük diller için de ge- çerli. İngiltere’nin gelmiş geçmiş belki de en büyük şairi “Ne mutlu İngilizceye ki başka başka dillerden kelimeler almış!” sözüyle ifade ediyor bu gerçeği.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?